Beşiktaş limitleri tüketti, aşçı bile alamaz

Erdal CÖMERT-AJANSSPOR

Medyaya bakıyorum, Beşiktaş’ın devre ortasında o mevkiye bu mevkiye oyuncu alacağı yazılıp çiziliyor. O denli bir imkan varsa birinci alacağı kişi Cenk Tosun olmalı. Ben bunu yazdım da. Lakin, Beşiktaş bugün prestijiyle değil futbol kadrosuna bir oyuncu, Ümraniye’ye bir aşçı bile alamaz.

Bol keseden bu haberleri yazarak taraftarda yapay bir beklenti oluşturan meslektaşlarım futbol nizamının hâlâ 80’lerdeki üzere olduğunu sanıyor!

Yahu arkadaşlar uyanın! Artık kulüplerin borcuna harcına hudut konuluyor. UEFA’nın Finansal Fair Play’i, TFF’nin Ekip Harcama Limitleri diye bir şeyler var! Bunları çiğnediğin vakit Avrupa’dan men alıyorsun, transfer yasağı yiyiyorsun, puanın siliniyor… Futbol  bacasız bir sanayi, kulüpler de artık şirket.

Beşiktaş için transfer haberi yaparken mevcut kadronun bütçesine ve TFF’nin tanıdığı limitlere bakmaz mısınız? Beşiktaş, çoktan o limitleri doldurdu. Hatta çok tehlikeli noktalara dayanmış durumda. Geçmiş idareden kalan elindeki kıymetli oyuncuları satmadan yeni bir transfer yaparsa, Beşiktaş puan silme cezasıyla karşı karşıya kalır. O yüzden “Şu kadroda, 10 bin Euro’ya Messi üzere bir yetenek var” deseniz bile beyhude. Beşiktaş bunu bile alacak durumda değil.

Çebi idaresi, Fikret Orman’dan 60 milyon Euro’ya yakın maaş yükü olan bir futbol ekibi devraldı. Maksat bunu 35 milyon Euro civarına çekmekti. İdare bu yüzden Gökhan Gönül ve Caner Erkin üzere yararlı oyuncuları gözden çıkarmak zorunda kaldı. Zira kimseye 1 milyon Euro üstünde fiyat vermek istemedi, ki veremezdi de. Gerçekten, yeni transferlerde bu kritere büyük ölçüde sadık kalındı.

Yeni oyuncular ucuz ancak pekala kaliteli mi? Bu farklı bir tartışma. Lakin mali açıdan gerçek bir siyaset izlendi. Ne var ki artan döviz kuru, gruptan giden Karius ve Luiz üzere oyuncuların tazminatları yapılan tasarrufu tekrar buhar yaptı. Bu iki oyuncunun dışında takım dışı kalan ve gitmemekte direnen Lens, Douglas ve Mirin’i de tek taraflı yollamaya kalksanız, 5 oyuncu artı Abudllah Avcı tazminatıyla birlikte 12-13 milyon Euro’luk bir tazminat yükü çıkıyor ortaya. Eldeki kadro değerli ve kapıda da ağır bir tazminat yükü var. Pekala bu kulüp devre ortası transfer yapabilir mi? Hâlâ daha bunu sav edebilir misiniz? Akıl var izan var sevgili meslektaşlarım!

Çebi idaresinin takım dışı bırakılan üç oyuncunun yanı sıra, yüksek kontratlı Vida ve Ljajic üzere oyunculara da tahlil bulması lazım. Orman idaresinden bol kepçe kontrat alan bu isimlerin hiçbiri ayrılmaya niyetli değil. Bugüne kadar kulübe cebinden 25 milyon Euro aktaran Çebi sihirli bir tahlil bulamazsa, bu isimler 2022’ye kadar bir yere kımıldamayacak. Bunu teknik yönetici Sergen Yalçın’ın da bilmesi gerekir. Biliyorsa da topluluğa bildiri verirken gerçekleri gözönünde tutmalı. Zira taraftar en çok teknik yöneticinin kelamına bakar, tabiki grubun aldığı sonuçlardan sonra. Laf Sergen Yalçın’a gelmişken…

Maç kazandığında taraftardan öteki desteği olmadığını söyledi. Yani kendisini misyona getiren idareye güvenmiyor! Maç kaybettiğinde ya kadroyu eleştiriyor ya da üstü örtülü formda idaresi. Daha yedinci haftada başarısız sonuçların tüm mazeretlerini tüketti!

Biz bu mazeretleri yıllardır teknik yöneticilerden dinledik ve ezberledik aslında. Bu tavır yanlışsız değil. Beşiktaş’ın vaziyeti ve gerçekleri ortada. Bu kaidelerde ve bu grupla devam etmekten diğer bir talihi yok. Şayet kabul ediyorsa, kimseyi suçlamadan yalnızca işine bakacak. Yok, bu takımla olmayacağını düşünüyorsa da açık açık söylesin ve bence vazifesi bıraksın.